28 Nisan 2014 Pazartesi

Aksak


Benim hiç uçurtmam olmaması
Acıklı değil, En fazla acınası
Çünkü bulutların ölmesine zamansız üzülüyorum
Üstelik daha ne kadar samimi olabilir
Bu bazı şarkılar
Şöyle topal bir gecede?

7 Nisan 2014 Pazartesi

Efendinin Hikayesi


Şehir yine kendi yaralarından beslenir vaziyette
Berduş sağolsun, delikanlı adam
Şarabından sadece bir yudum vermiyor
Bir ömür döküyor o gece
O sıradan gecede.
Sigaralarda kaldırımlar sönüyor
Hayat kadınları bakıyor berduşun suratına
Berduş kendi kulağına fısıldıyor
Sanki bir savaşın arkasından el sallıyor
Virane şehirde
Hayat kadınları bi' şeylere küfür ediyor
Şehir alabildiğine kül kokuyor yine
Islak sokaklarda kediler
Yokuşlardan denizler tırmanıyor
Lambaları sönmüş evlerde başka şeyler
Ve soylu hanelerde başka şeyler.
Kafasını kaldırıyor yerküreden berduş,
"O ne günahkar kırmızı tarlalar yahu,
Ne güneşler söndü, ne devranlar döndü"
Neticede şehrin dinamiklerine yeniliyor berduş
8 yerinde ayrı isyan, yarım yudum içimiş şarabıyla
Bir yokuşun dalgasında boğulmuş bulunmuş oysa.